4 Mart 2015 Çarşamba

Türkiye Kupası - Çeyrek Final - İlk Maç: Bursaspor 1 - 1 Gençlerbirliği (04.03.2015 - Çarşamba)


Yedek kadroyla çıktık. As kadrodan daha mı kötü peki? Hayır. Biz Gençlerbirliği olduğumuz için irade herşeyden önce gelir. Bugün özellikle Çağrı kırmızı-siyahın ne olduğunu gösterdi.

Çağrı gösterişsiz bir futbolcu. Bu yüzden yaptığı işler gözden kaçabilir. Çok iyi bir defansif orta saha. Peki bugüne kadar her koşulda Petroviç'in oynaması neden? Çünkü İrfan Buz ve Mesut Bakkal'ın da gözünden kaçıyor. Bence daha kötüsü, adamlar bakmıyor. Kalıplarla düşündüklerini biliyorum. Şaşırmıyorum.

Çağrı, top rakipteyken ya da sahipsizken çok önemli bir etkinlik içinde. Sezgileri çok güçlü. Pozisyon bilgisi de öyle. Kesinlikle çok zeki bir futbolcu. Algılama ve karar veme hızı onu toplara çok daha yakın konuma sokuyor. Fizik olarak da çabuk olunca çok temiz hamlelerle topu kazanıyor. Tüm bunların yanında karakter olarak da çok temiz. Hiç rakibe yönelik bir hareket yaptığını görmedim. İradeli olması da zaten genç olan herkeste olan bir nitelik. Bu adamların gemi kazanı gibi yüreği var. Hocaların aslında yapması gereken şey birşey yapmamak olmalı. Çok fazla burunlarını sokmamak ve Petroviç gibi ununu elemiş futbolculara bitmeyen krediler vermemek olmalı. Hocalar çoğu zaman gemiyi hızlandırmak yerine terse kürek çekerek gemiyi yavaşlatıyor. Bu durum otoritenin olduğu başka yerlerde de geçerli.

Çok net pozisyonlar verdik. Hepsini de biz hediye ettik. İlki Ahmet Oğuz'un kaptırdığı top sonrasındaki Aziz Behiç'in kaçırdığı pozisyon.

Ahmet Oğuz'un futbol dışı hareketleri kritik yerlerdeki top kayıplarından çok daha endişe verici. Konya maçında da görmüştüm. Rakibi itiyor, çekiyor. Yapma abi böyle şeyler, sen Fener futbolcusu musun? ya da ideali istanbul takımı gibi olmak olan Bursa futbolcusu musun? Bırak Volkan Şen falan yapsın bunları. Kaptırdığı bir başka top sonrası ayağını rakibin karnına doğru havaya kaldırdığı pozisyonda hakemin sarı kartı çok yanlıştı. Bunun sarısı olmaz. Direk kırmızı. Hakeme gelince zaten bombok bir maç yönetti. Uğur'un direkten dönen frikiğindeki düdükte Josue'ye çok net sarı kart gerekti. Çağrı'nın kemiksiz topu almasına faul çaldığı pozisyon falan bariz yanlış kararlardı.

Ahmet Çalığın çizgiden çıkardığı top bir stoperin de göze hitap edebileceğini tekrar gösterdi. Çağrı için düşündüğüm şeylerin aynısı Ahmet Çalık için de geçerli.

Ferhat Görgülü'nün "çıkar" diye bıraktığı topu Serdar Aziz çevirdi. Bomboş pozisyonda Volkan kaleye vurdu. Ferhat Kaplan topu çıkardı.

İkinci yarının ilk 5 dakikasını kaçırdım. Golü de kaçırdım. 10 dakika sonra duran topla maç eşitlendi. Bundan sonraki anlarda Bursa şuursuzca oynadı ve kesinlikle galibiyet golünü atmalıydık. Maçın böyle bitmesinde Mesut Bakkal rol oynadı. Petroviç'in oyuna girmesi, Tomiç'in çok geç değişmesi. Berat'ın oyuna girmemesi, komple hepsi kenar yönetim beceriksizliğiydi. Mervan yorgunluktan santrafor olduğunu unutmuştu. Hleb herşeye rağmen uğraştı. Kafa olarak da yaşlı ama yine de Hleb'i beğeniyorum.

Volkan'ın atıldığı pozisyonda Hleb'in gördüğü sarı kart alakasızdı. Bursa'nın tüm kirli oyunlarına Şenol Güneş'in ortak olması hatta bundan beslenmesi kafamdaki kara listede yerini sağlamlaştırdı. Bursaspor ve taraftarları, Volkan Şen, Serdar Aziz, Josue, Belluschi, Şamil, Şenol Güneş aynı istanbul takımı.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder